KOD: HÜNER157
One of the first to emigrate from Mecca to Abyssinia, the Prophet's uncle Jafar bin Abu Talib (ra) introduced Islam to Negus, the king of a Christian country, with Surah Maryam. We would like to convey the message of Islam to the English-speaking Christian societies of today's world with the Tafsir (commentary) of Surah Maryam. Effort is from us, success is from Allah alone.
Mehmet AKAR
KOD: HÜNER108
Hz. Peygamber (s.a.v) diyor ki :
‘’ Her şeyin bir kalbi (özü) vardır. Kur’an’ın kalbi de Yasin’dir.’’ Tirmizi
Kalp hayati heyacanın kaynağıdır. Yasin suresi de Kur’an’ın kalbidir. Yasin Suresi’nin temel konuları olan tevhid, risalet , ahiret, haşr ve neşr esasen kalbin eylemleridir. Kalbe bunlar yerleşmelidir. İnancın merkezi olan kalp, Kur’an’ın kalbi olan Yasin suresi ile dirilir.
Sure temel itikadi ve ahlaki konuları esas alır. Ana tema tevhid, ahiret ve risâlettir. Ölüm ve yeniden diriliş Yasin suresinde tekrar tekrar gündeme gelmektedir. Yeniden diriliş, hesaba çekilmenin tartışılmazlığı ve bunun sonucu olarak insanın ahlaki sorumluluğu ön plandadır.
Rasulullah (sav):
“Ölüleriniz için Yasin-i Şerif’i okuyun.” (Ebu Davud)
“Ölmek üzere olanlarınıza Yasin okuyunuz.” (Ebu Davud) buyurmaktadır.
Sadece ölenlere değil ölümcül dertlere duçar olanlara da okumalıdır. Yasin suresini anlayarak, emir ve yasaklarına uygun hareket eden diriliyor demektir. Sureler okuyanından değişiklikler ister. İnanışları, anlayışları, ortamları, hal ve gidişlerini gözden geçirmeleri beklenir. Yasin Suresini okumak hayatımıza nice güzellikler, sevinçler katar.
KOD: HÜNER086
Hz. Peygamber “Kur’an’ı çokça okuyun, bir kimse Kur’an’ı okur da Kur’an’ın emrettiklerini yapmaz, nehyettiklerinden kaçınmazsa, o kişi Kur’an okumamış demektir” buyurmaktadır.
Kur’an, Hz. Peygambere (a.s.) yirmi üç yıl boyunca, yaşadığı şartlara göre parça parça indirilmiştir. Yani Kur’an şifahen gelmiştir. Masabaşı ilmi olsun diye değil, hayatın tam içerisine nüfuz etmesi için indirilmiştir. Kur’an okunduğunda onun ihtilafları çözmesi, hükmetmesi, okunup anlaşılması için indirildiği görülecektir. Dolayısıyla vahye muhatap olan insanın, Kur’an okumadan önceki hayatı ile Kur’an okuduktan sonraki hayatı, Kur’an okumadan önceki düşünceleri ile Kur’an okuduktan sonraki düşüncelerinin aynı olmaması gerekmektedir. Kur’an okuyan müslümanla Kur’an’ı okumayan kimsenin dünyaya ve olaylara bakışı aynı olmamalı zira Hz. Peygamber, Kur’an ehlinin Allahın has kulları yani ehlullah olduğunu beyan etmektedir. Bundan dolayı “Ehlullah”ın karşılaştıkları olaylara cahillerle aynı tavrı göstermemesi gerektiği ifade edilmektedir. Ayrıca Kur’an ehlinin kendilerini düzeltmesi durumunda insanların da kendilerini ıslah edecekleri zikredilmektedir.
Söz konusu amaca binaen biz, toplumda amme cüzü diye bilinen otuzuncu cüzü tefsir etmeye ve surelerin bize verdiği mesajı anlayabildiğimiz kadarı ile ifade etmeye gayret ettik. Zira biz, Hz. Peygamberin hayatında meydana gelen olayların birbirinden bağımsız gelişmediğine inanmaktayız. Aynı şekilde surelerin bu hayata müdahale etmek için indirildiğinden dolayı surelerin de bir birinden bağımsız olmadıklarını düşünmekteyiz. Bu sebeple, sureleri diğer surelerle irtibatlandırarak açıklamaya gayret ettik. Sureden anladıklarımızı da özetlemeye çalıştık. Ayetle ilgili açıklamaları genellikle dipnotta aynı konuyla alakalı diğer ayetlere müracaat ederek yaptık. Konuyu açıklamak için bildiğimiz bir hadis veya rivayet var ise onu da naklettik. Gerekli gördüğümüz yerlerde de tefsirlerden faydalandık.
KOD: HÜNER160
Mülk, Allah’ındır. Ölüm ve hayat, insan için bir imtihandır. “Keşke işitip akletseydik!” denilmemesi için Kalem ve yazdıklarına dikkat edilmesi gerekmektedir. Bir Kalem, yaşamamız gerekenleri yazarken; diğer kalem de yaşadıklarımızı kaydetmektedir. Hak gerçekleşince, yaşanılması gereken Kitap ile yaşanılan Kitabın mukayesesi yapılacak ve buna göre hüküm verilecektir. İşte o gün, dünyada Kitab’a göre yaşamayıp kitabına uyduranların, bütün sevdiklerini ve servetlerini azaptan kurtulmak için fidye vereceği ama buların kabul edilmeyeceği beyan edilmektedir. Bu hale düşmemek için hayatta rol model olacak birilerine ihtiyaç vardır. Bunun için bıkmadan usanmadan, dokuzyüz elli yıl, gizli-açık, birebir veya ilan ederek Allah’ın dinini anlatan Nuh (a.s.) en güzel örneklerdendir. Topluma vahyi duyururken elbette orada yer edinmiş nice şirkler, hurafeler ve yanlışlarla karşılaşılacaktır. Bu nedenle meselenin aslını öğrenmek için vahye müracaat edilmesi gerekmektedir. Hatta Allah adına yalan söyleyenlerin yine Allah’ın vahyi ile ortaya çıkacağı ifade edilmektedir. Zira özgürlüğe kavuşmak, kimse tarafından kandırılmamak ve birilerinin sömürgesi haline gelmemek için gecenin uygun olan bir bölümünde anlaya anlaya Vahiy okunmalıdır ki, gündüz gündem yapılacak hakikatler, zihne ve kalbe nakşedilsin. Çünkü Kıyamet yakındır ve İnsan, yaklaşan bu sona kendisini hazırlamalıdır.
Şimdi bunca ayetlerden ve hakikatlerden sonra hangi söze iman edecekler...
215.00 TL
100.00 TL
125.00 TL